by İbrahim Abdi MOHAMED
Havacılık sektörünün gün geçtikçe gelişimine devam eden ve hızla gelişen sektörlerden biri olduğunu biliyoruz. Havacılık sektöründe faaliyet gösteren havaalanı veya havayolu işletmeleri gelirlerini korumak ve rakiplerinden bir adım önde olabilmek için dördüncü sanayi devrimi olarak bilinen endüstri havaalanı 4.0 uygulamalarını kullanırlar. Havaalanı 4.0 uygulamaları; bulut bilişimi, nesnelerin interneti (loT), yapay zekâ, makine öğrenmesi ve siber güvenlikten oluşmaktadır. Havaalanı 4.0 uygulamaları bünyesinde havaalanı ve havayolu işletmeleri, yolculara daha iyi bir seyahat deneyimini yaşatabilmek için uçuş öncesi, uçuş sırası ve uçuş sonrası gibi seyahatin kapsadığı bu aşamaları yeniliğe entegrasyon halinde olan uygulamalar kullanarak verimli bir şekilde yolcuların tüketim davranışlarını farklılaştırarak hizmet sunmaktadırlar. Böylece endüstri 4.0 uygulamaları, havaalanı ve havayolu işletmelerine zaman tasarrufunun yanında maaliyet ve iş yüklerini azaltarak kolaylık sağlar.
Havaalanı Deneyimsel Süreçlerinde 4.0 Uygulamalarının Örnekleri
Endüstrisi 4.0 ve Yön Bulma Uygulaması
Havaalanları doğal olarak çok karmaşık bir yapıya sahipler ve daha önce hiç seyahat etmemiş yolcular havaalanı içinde gidecekleri yerleri bulmak konusunda zorlanabilirler. Havaalanı işletmeleri yolculara daha pozitif bir seyahat deneyimleri yaşatmak ve yeniliklere uyum sağlayabilmeleri için Way Finder olarak adlandırılan yön bulma uygulamasını geliştirmişlerdir. Yolcular ilk defa seyahat ediyor olsalar bile hiç zorluk çekmeden ve zaman kaybetmeden uçağa binecekleri kapıları (Gates) ve bagajlarını teslim alacakları bagaj teslim noktaları gibi noktaları kolay bir şekilde bulabilirler. Yolcular böylece yeni bir uygulama deneyimleyerek seyahatlerini gerçekleştirmektedirler.
Endüstri 4.0 ve Yer Hizmetleri Uygulaması
Havacılık sektörü, zamanın çok iyi yönetilmesi gereken sektörlerden biridir. Bir uçuşun planlanan zaman çerçevesinde gerçekleşmemesi hem havayolu şirketi hem de o havayolunun müşterileri açısından olumsuz etkiler yaratabilir. Uçağın yerde kaldığı süreçte havayolu işletmesi büyük bir maliyet kaybı yaşamakta ve bu durumu ortadan kaldırmak için aynı zamanda uçuş operasyonunun daha hızlı gerçekleşmesi için yeniliğe ihtiyaç duymaktadır. Bu süreçte yer hizmeti çalışanlarının uçuş operasyonları için kullandıkları teknoloji önemli bir rol oynamaktadır çünkü bir yer hizmeti şirketi hem havayolu hem de havayolunun müşterilerine iyi bir seyahat deneyimi yaşatmak için etkin bir performans göstermelidir. Bu süreci kolaylaştırmak için yer hizmetleri şirketleri sundukları hizmetin beraberinde bazı yeni teknolojilerini işin içine katmaktadırlar. Singapur Changi Havaalanı‘nda faaliyet gösteren bir yer hizmeti şirketi artırılmış gerçeklik gözlüğü kullanıyor ve bu gözlüğün sağladığı kolaylıklardan faydalanarak uçağa yükleme yapılırken kargoların üzerindeki etiketleri tek tek incelemek yerine bir bakışla kargoya ait bilgilere ulaşabiliyor ve hatasız bir şekilde yükleme yapabiliyor.
Endüstri 4.0 ve Kabin Hizmetleri Uygulaması
Air New Zelanda’nı geliştirdiği Hololens Uygulaması kabin görevlerinin yolcuların yüz ifadelerini Hololens uygulaması kullanarak anlayabiliyor. Yolcuların ruhsal duygularını anlamalarını sağlayan bu uygulama, kabin görevlilerine bu bilgiye ulaştıklarında yolculara nasıl davranmaları gerektiği ve daha önceki seyahatlerinden ne kadar memnun kaldıkları ile ilgili genel seyahat deneyimleri hakkında bilgiler sunuyor. Kabin görevlileri bu bilgilerden yola çıkarak yolcularla onların duygularına uygun bir şekilde iletişim kurup daha önceki seyahatlerinde yolucuların yaşamış oldukları eksikleri gidererek daha iyi hizmet sunuyorlar. Bu uygulamaların temel amacı sinirli ve öfkeli olan yolculara iyi bir seyahat deneyimi yaşatmaktan geçiyor.
Endüstri 4.0 Check-in, Boarding ve Pasaport Uygulamaları
Havaalanlarında, uçuşa kabul (check-in), uçağı kabul (boarding) ve pasaport kontrol noktalarının neredeyse en kalabalık noktalar olduğunu bilmekteyiz. Gelişen teknoloji ile bazı havaalanları teknolojiden yararlanarak bu kalabalık ortamları tamamen olmasa da belli bir oranda azaltmayı başarmıştı. Bilindiği üzere yolcular havaalanına ulaştıklarında uçuşa kabul edilmeleri için yanlarında belirli belgeler bulundurmaları gerekmektedir. Bu belgeler kontrol edilirken de zaman baskısı hem personel hem de yolcular için çok önemli bir hal almaktadır. Yeniliğe ayak uyduran havaalanları bu zorluğu ortadan kaldırmak için akıllı tünel uygulaması geliştirmiştir. Bu uygulamanın sayesinde yolcular yanlarında hiçbir belge getirmeden sadece biyometrik tanıması ile bütün kontrollerden geçebilirler. Eller cepte denilen bu uygulama havaalanından havaalanına değişiklik göstermektedir. Yolcular yüz tanımasıyla 18-20 saniye içerisinde uçuş için gerekli olan işlemlerini gerçekleştirir ve böylece de yolcuların memnuniyet düzeyi artar.
Endüstri 4.0 ve Bagaj Hizmetleri Uygulaması
Çok sayıda havaalanı ve havayolu işletmelerinin bulunduğu havacılık sektörü, aynı zamanda çeşitli hizmet gerektiren müşterileri de bulundurmaktadır. Yolcular, değerli eşyalar ve içinde taşındıkları bagajlar konusunda yolculuk sırasında herhangi bir problemle karşılaşmak istemezler. Bazen bir el bagajı kabin bagajı olarak algılanıp kabin bagaj bölümlerine sığmaması gibi bir durum söz konusu olabiliyor. Bu durumu önlemek için KLM havayollarının geliştirdiği KLM kabin bagaj uygulaması, bagajı sisteme tanıtılırken bagajın kabin bagajı olup olmayacağını dair bilgi ulaşabiliyor. Diğer önemli bir uygulama ise Radyo frekans ile tanımlama uygulaması (RFİD) yolcular bagajlarını kaybedebilir ve bagajlarını nerde kaybettikleri ile ilgili sorun yaşayabilirler. Havaalanı ve havayolu işletmeleri bu büyük probleme çözüm bulmak için RFİD dediğimiz Radyo frekans ile tanımlama uygulamasını geliştirmişler ve bu uygulama sayesinde hızlı bir şekilde bagajın havaalanında hangi noktada olduğunu belirleyebilmişler. Bu uygulamanın temel amacı yolcuların maddi varlıklarının güvende olduğunu göstererek yolcuların olumlu bir seyahat deneyimi yaşamasını sağlamak.
Otonom Elektrikli Araçlar Kullanılması (AGV)
İşçi yükü ve maaliyet giderlerini azaltmak için bazı yer hizmetleri şirketleri sürücüsüz elektronik araçlar kullanmaktadırlar. Yer hizmetleri işletmeleri AGV araçları kullanarak zamanını iyi yönetebilirler. AGV araçları uçağı kargo yükleme boşaltma aşamasında önemli rol oynamaktadırlar. AGV araçları bir noktadan bir noktaya yük taşırken yaklaşık 10 dk içerisinde istenilen yükü istenilen noktaya ulaştırırlar.
Otomatik Park Cihazı
Düsseldorf Havaalanı gelişmiş teknolojiden yararlanarak otomatik park cihazı geliştirmiştir. Yolcular uçuşlarını kaçırmak istemezler ve havaalanına ulaştıklarında araçlarını park etmekle vakit kaybetmek yolcular açısından olumsuz bir seyahat deneyimine sebep olabilir. Bu olumsuz durumu engellemek için Düsseldorf havaalanı otomatik park etme robotlar kullanmaktadır. Robotlar, araçların model ve boyutlarını tarayarak uygun bir park pozisyona götürürler, bununla beraber yolcuların uçuş bilgilerini otomatik olarak kaydederek yolcular araçlarını tekrar kullanmak istedikleri zaman geri teslim hizmeti sunarlar.
Kaynakça
ATALIK, Ö., AKAN, A. G. Ş., & BAKIR, A. G. M. HAVACILIK 4.0: HAVAYOLU VE HAVAALANI ENDÜSTRİSİNDE GÜNCEL ENDÜSTRİ 4.0 UYGULAMALARI. Scientific Committee, 879.
ALPAR, M. Ö., ERTURGUT, R., & ALIR, E. A. Havalimanı İşletmeciliğinin Geleceği Üzerine Bir İnceleme: Airport 4.0 ve Akıllı Havalimanı Uygulamaları. Tamer KUTLUCA, Ph. D. Mehmet Necati CIZRELIOGULLARI, Ph. D., 766.
Artar, O., & Türkay, U. İ. (2021). Havacılık sektöründe havalimanlarının dijital dönüşümü. Working Paper Series, 2(1), 86-97.
Cam, A. C., & Durmaz, V. (2018). DİJİTAL HAVACILIK: GÜNCEL UYGULAMALARLA GELECEKTEKİ YOLCU DENEYİMLERİ. Electronic Turkish Studies, 13(26).
Görseller: businesstraveller.com, mashable.com, travelvoice.jp, arabianbusiness.com, news.klm.com, gaussin.com, stuckattheairport.com, teague.com
Leave a Reply